uyuyamamak

    ''Uykusuzluğundan belli
    Kafanda birikintiler
    Teker teker döküldüler...''*
    (18.02.2009 18:16)

kediyle yaşamak

    Hayatını küçük patilerin belirlemesine izin vermek..Çocuğunuz varmış gibi küçük de olsa bir karar almadan önce 'o ne yapar?' diye düşünmek..

    Hem zor hem eğlenceli bir iştir bir kediyle yaşamak. Birden fazla kediyle yaşamayı ise tahmin bile edemiyorum. O kediciğe evini açmadan önce iyice düşüp taşınmalı insan o yüzden.

    Küçüklüğünden başlarsak: Bir kediyle yaşamanın ilk zorluğu tuvalet eğitimidir. Tuvalet kutusuna alıştırana kadar oraya buraya çişini yapma ihtimaline karşı hazırlıklı olmanız gerekir. Bu zaman diliminde birkaç kilo vermeniz işten bile değildir.. Pisicik her yerinden kalkışında siz de yerinizden fırlarsınız, çişini mi yapacak diye. Ortadan kaybolduğu zaman fıldır fıldır onu ararsınız, gene nereye ne yapıyor diye. Ama kutusuna bir alıştı mı, mutlu günler görmeniz yakın demektir.

    Daha sonra hala ufacık tefecik olan pisinizin oyun saatlerine alışmanız gerekir. Kediler içgüdüsel avlanma isteğinden dolayı * geceleri hoplayıp zıplamaya pek eğilimlidirler. Ve genellikle ayaklarınızı ve ellerinizi avlamaya çalışırlar. İşte bu noktada elinizin ve ayaklarınızın diş ve tırnak izleriyle dolu olmasını istemiyorsanız yapabileceğiniz tek bir şey var: Elinize yada ayağınıza atlayıp kemirmeye başladığında canınızın yandığını belli eden bir ses çıkarmak.. Sevgili pisiciğiniz uzuvlarınızı kemirmenin bir oyun olduğunu sandığı için onu sadece ittirmek yada yere koymak, oyun oynama isteğini daha da pekiştirir. Ama canınızın yandığını anlarsa o zaman işler değişir.

    Bu noktada tıpkı insanlar gibi kedilerin de karakterleri olduğundan bahsetmekte yarar var. Bazı kediler bu acı çektiğini anlatan sesi birkaç kere duyduğunda bir daha bunu tekrarlamaz. Ama bazı kediler bunu pek sallamıyorlar. Tıpkı insanlar gibi.. Bizde de yaptığı şeyin karşı tarafa zarar verdiğini düşünenler olduğu gibi, 'amaaan ben keyfime bakarım.' diye düşünenler de vardır. O yüzden kediyle yaşarken her şeye hazırlıklı olmakta fayda var.

    En sevimli kısmı eve girdiğiniz anda üzerinize atlayıp sevinç sesleri çıkarmasıdır. Bazen geç geldiğinizde de azarlaması.. Daha kapının önündeyken evin içinden bas bas bağırması.. Bir de eve başka biriyle birlikte geldiyseniz pisiciğin kıskançlık krizleri tadından yenmez. İlgi çekmek için elinden geleni yapar. Üstünüze atlar, aranıza oturur, hiç olmadı misafirinizin suratına bir sağ bir sol kroşe çakar. Misafir gidene kadar yapmadığını bırakmaz. Gittikten sonraysa zafer kazanmış komutan edasıyla bir o tarafa bir bu tarafa seyirtir, kızgın olup olmadığınızı anlamak için yan yan bakar, en sonunda da 13 saatlik uykusunu tamamlamak için kucağınıza kıvrılıverir.

    Bir de sürekli yeri değişen zulası var benimkinin. Etrafta bulduğu kalemleri, çakmakları oraya topluyor. En son kanepenin altıydı, yakalandı. Bu aralar pek sesi soluğu çıkmıyor, yerini henüz belirleyemedim.

    Hayvanlar mı sahiplerine benzer yoksa sahipleri mi hayvanlara bilemiyorum ama evime gelmesinden itibaren birkaç ay içinde birbirimize benzemeye başladık biz. Gelip kucağıma kıvrılınca benim de uykum geliyor, uyuyorum. Geceleri ben uyumayınca o da uyumuyor, beraber süt içiyoruz.

    Çok farklı bir şey bir kediyle yaşamak.. Elektrik süpürgesinin sesinden korktuğunu bilip, paniklemesin diye diğer odaya almak, saç kurutma makinesinin sesinden korktuğunu bilip diğer odaya bırakmak, cips paketinin sesinden korktuğunu bilip diğer odaya koymak..* Bunların yanında eve dönüşte markete uğrayıp kendime yiyecek bir şeyler alırken onu da düşünüp, 'kuru mamadan sıkılmıştır, değişiklik olsun' diyerek bir kutu ton balığını da sepete atıvermek..Hayatını yönetmesine izin vermek, kararlarını ona göre almak.. Tatile gittiğinde ‘acaba mamasını unuttular mı, suyu var mı?’ diye bin kere arayıp kontrol etmek.

    Hem çok zordur, hem çok eğlenceli.. Tıpkı hiç büyümeyen bir bebeğe sahip olmak gibi..
    (18.02.2009 13:14)

deniz seki

    Oynadığı dumansız hava sahası reklamlarının hala ekranlarda olduğunu gördüm dün gece. Hayır, 'tecrit edilsin, daha da şarkı söylemesin, televizyona çıkmasın, pis uyuşturucu kullanan iğrenç kişi' anlamında söylemiyorum bunları, ama kokain kullanmak suçuyla göz altına alınan ve kullandığını itiraf eden kişinin 'çocuklarımız artık zehirlenmeyecek, ne güzel ne güzel' demesi biraz garip geliyor bana. Kendisine tozsuz sehpa sahası dilerim.
    (17.02.2009 14:22)

bebek taklidi yapan kızlar

    Sevimli olmaya çalışırken boğulası insan olmuş kızlardır. Bebek gibi konuşup, bebeğimsi* mimikler yaparlar.***

    (bkz: yapma)
    (17.02.2009 14:17)

burdayım sözümde

    Düşüyorum..
    Karıncanın peşine minik depremler oluyor
    Yabanıl ot kokuları, sonra düşler, düşüyorum..
    Puslu bir görüntü tarih dediğimiz ve kirli
    Sular buharlaşıyor buluşalım dediğin denizde..

    Burdayım sözümde, yanlışsa da bu istasyon
    Bir ben yitirmedim galiba belleğimi bir de
    Şiir yazanlar, ne kadardılar ve nerdeydiler
    Hatıralar üretiyorum telgraf tellerinden
    Akşamüstleri fesleğenleri suluyorum
    Bekle demiyorum kimseye, unutma demiyorum..

    Acı soysuzlaşınca tiranlaşıyor belleksizlik
    İnat ve öfke, kaybediş ve kayboluş oluyoruz
    Komikti dıştan bakınca dünya ama hırçın
    Ayışığı, telgraf direkleri ve fesleğenler
    Burdayız işte durgun bir sessizlikteyiz şimdi..

    Unutulan bir şey kaldı mı diye soruyor tiran
    Kampana çalarken çöldeyiz o geniş çevrende
    Mısır'ı soyun diyordu Musa belleksizdir firavun
    Babil ve burası iki istasyon iki uzak nokta
    Belki bir imgede düzlem olabilen iki grilik..

    Düşler ve tarih inilecek son istasyon
    Burdayım işte güzel bir yanlıştayım şimdi
    Beklemesini bilmiyor acelesi olan ve nedense
    Çekip gidiyorlar, kalanlar o kadar azız ki
    O kadar azız ki mutluluk bile bizden çok..


    (bkz: Ahmet Telli)
    (17.02.2009 01:52)

matem

    (bkz: yas)
    (17.02.2009 01:47)

addetme

gelen ağam giden paşam

    Kendi çıkarlarına uygun olanı elde etmek için herkese 'eyvallah' demek gibi bir anlamda kullanılan cümle. Devran ne kadar dönerse dönsün, yegane ayakta kalanlar da bu cümleye göre hareket edenler olur.

    (bkz: aferin)
    (17.02.2009 01:44)

çocukların ulaşamayacağı yerde saklayınız

    Annesinin yatağındaki kokaini yutan 14 aylık bebek haberinden sonra, uyuşturucular için de söylenebileceğini düşündüğüm cümle oldu. Ya madem böyle bir salaklık yapıyorsun, bunu kullanıyorsun, bari çocuğunun gözünün önüne bırakma ya!*

    http://www.haberturk.com/haber.asp?id=128761&cat=180&dt=2009/02/16
    (17.02.2009 01:38)

bir şey unutmadın mı

    Genellikle Hollywood filmlerinde karşımıza çıkan klişe cümledir.* Sahne şöyle gelişir:

    Adam üstünde takım elbise, elinde çantası işe gitmek için hazırdır. Kahvaltı masasından bir şey alıp ağzına atar, sonra sevgili eşine 'Akşama görüşürüz hayatım.' der. Tam kapı koluna elini uzattığı anda sevgili eşinden cevap gelir:
    -Bir şey unutmadın mı?
    Adam yüzünde gülümsemeyle geri döner ve eşine sarılıp usulca öper.
    (17.02.2009 01:33)

kulağı kirişte olmak

    * Gelecek haber için kulak kabartmak anlamına gelen deyim.
    (17.02.2009 01:27)

akıllı tv

    İzlerken gerçekten birinin bana büyü yaptırdığını düşündüğüm kanal. Gözlerimi bir an bile ayıramıyorum, bu nasıl iştir anlamadım. Bir de üstüne üstlük düşen insanlara gülüyorum.*
    (17.02.2009 01:17)

nasıl tanıştınız

    Benim bu soruya en sık verildiğini duyduğum cevap 'arkadaş ortamında' şeklindedir.
    (bkz: bir ortam olarak arkadaş)
    (15.02.2009 15:44)

dandy

    Tanımını uyur kafayla doğru düzgün okumadan yolladığım eksi karmaya rağmen, kibarlığı bir an olsun elinden bırakmamış ve hatamı fark ettirmesiyle beni utancın derinliklerine sürüklemiş vampirdir.. Kibar, naif, ne diyeyim..*

    Rafet el Roman'dan gelsin: (bkz: beni affeder misin)*
    (15.02.2009 14:20)

açıkçı

    Açıkçı.
    Tdk'dan alıntılayarak: Borsada fiyat dalgalanmalarından yararlanarak açıktan para kazanan kimse.*
    (15.02.2009 03:15)

sayfa: 1-2-3-4...-65

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.